ABD'de yılın ilk enflasyon rakamları açıklandı: Faiz politikaları bir süre daha yüksek olacak

Küresel piyasalar tarafından bu haftanın en çok beklenen verilerinden biri olan Amerika Birleşik Devletleri Ocak ayı enflasyon rakamları açıklandı. Yılın ilk enflasyon raporuna göre Amerika Birleşik Devletleri’nde yıllık TÜFE yüzde 3,1 olarak gerçekleşti. Aylık bazdaki artış 0,3 olarak açıklandı. Analistlerin beklentisi yıllık bazda yüzde 2,9 ve aylık bazda yüzde 0,2 artış olacağı yönündeydi. Rakamlar Aralık’taki aylık bazda yüzde 0,3 ve yıllık bazda yüzde 3,4’lük artışları takip ediyor. Açıklanan son veriler Federal Rezerv’in bundan sonraki faiz politikasında önemli bir değerli ölçütü konumunda.

ENFLASYON BEKLENTİYİ AŞTI

FED, 31 Ocak’ta gerçekleştirdiği son toplantısında faiz oranlarını yüzde 5,25-5,50 aralığında sabit bırakmıştı. Piyasalar yılın ikinci yarısında faiz indirimi olacağı ihtimalini fiyatlıyor. FED’in takip ettiği önemli verilerden çekirdek enflasyon yüzde 0,4 artarak, yüzde 0,3 olan beklentiyi aştı. Çekirdek enflasyonda yıllık bazdaki artış yüzde 3,9 olarak açıklandı. Beklenti bu verinin yüzde 3,7 seviyesinde geleceği yönündeydi.

FED UZUN SÜRE FAİZLERİ YÜKSEK TUTACAK

Rakamların beklenti üstü gelmesi FED’in faiz oranlarını tahmin edilenden daha uzun süre yüksek tutacağına dair beklentileri artırıyor. Artışın büyük kısmı TÜFE ağırlığının yaklaşık üçte birini oluşturan barınma fiyatlarından kaynaklandı. Çalışma İstatistikleri Bürosu (BLS) bu kategorinin endeksinin ayda yüzde 0,6 arttığını ve manşet artışının üçte ikisinden fazlasına katkıda bulunduğunu söyledi. 12 aylık bazda barınma maliyetleri yüzde 6 arttı.

ENFLASYON HEDEFLERİNDE GERİLEME

Gıda fiyatları da aylık yüzde 0,4 artış kaydederken, enerji büyük oranda benzin fiyatlarındaki yüzde 3,3′lük düşüşe bağlı olarak yüzde 0,9′luk düşüşle artışın bir kısmının dengelenmesine yardımcı oldu. FED yetkilileri, büyük ölçüde barınma fiyatlarının yıl boyunca yavaşlayacağını düşündükleri için enflasyonun yıllık yüzde 2 hedefine gerilemesini bekliyor. Ocak ayındaki artış, yirmi yılı aşkın sürenin en sıkı para politikasında ayağını frenden çekmek isteyen bir merkez bankası için sorun yaratabilir.