Türkiye'nin Gururu Dr. Mehmet Öz
TRT Türk spikeri Erkan Tarhan, 'Amerika'da Bir Türk' programına konuk aldığı dünyaca ünlü kalp cerrahımız ve televizyon yüzü Prof. Dr. Mehmet Öz ile güzel bir röportaj gerçekleştiriyor. Kısa süre önce kaybettiği yine kendisi gibi doktor olan babasından, çocuklarından, TV şovlarından ve Türkiye hakkındaki düşüncelerinden bahsettiği bu sıcak söyleşi haberimizin konusu.

01 Aralık 2020 - 20:01
Doktor kimliğinizi bir yana bıraktığınızda Mehmet Öz kimdir?
1955 senesinde anne ve babası Amerika'ya göç etmiş ve bir süre sonra Türkiye'ye dönmüşler ancak o arada Mehmet Öz ve kardeşleri dünyaya gelmiş. Delaware'da dünyaya gelen Öz evde Türkler gibi fakat dışarıda Amerikalılar gibi büyüdüklerini ifade ediyor. Bu anlamda hayatının farklı geliştiğini, çünkü bir yandan Amerikan kültür ve düşünce tarzını benimseyip, bir yandan da Türkleri anlayarak yetişme şansı olmuş.
Lise çağlarında ne olmak istediğini düşünüp, babasından da etkilenerek o da doktor olmaya karar verdiğini anlatıyor. Amerika'da çalıştığı hastaneye getirdiği tamamlayıcı tıp kavramını, Türklerin hastalandıkları zaman uyguladıkları kocakarı tedavi yöntemlerinden etkilenerek kurduğunu anlatan Öz, hem Amerikan metodu hem de Türk metodunu birleştirerek ortada bir noktada buluşturduğunu söylüyor.
Herkesin güvendiği bir isim olmayı nasıl başardınız?
Gençliğinde televizyon sunucusu olacağını hiç düşünmemiş. Bu fikir eşinden çıkmış. O dönemler hekimlik yıllarında hastaların çoğunun kendilerine bakmadıklarını, bilinçsiz davrandıklarını ve insanların çoğunun çoğunlukla televizyondan öğrendiklerini uyguladıklarını fark etmiş.
TV programlarına ufak ufak başladığında görmüş ki, insanlar o ne dese onu konuşup yapıyor. Fakat çoğu doktor Amerika'da televizyonlara çıkmıyordu diye de ekliyor. O zamanlar ilk olarak Oprah Winfrey ile çalışmaya başlamış. Kendisinin çok dürüst ve Amerika'da herkesin güvendiği bir isim olduğundan bahsediyor. Onun sayesinde halkın güvenini kazandığını dile getiriyor.
Bir tanıdığı sayesinde Oprah ile tanıştığını ve kendisinin birlikte yaptıkları programlarda onu televizyon konusunda eğittiğini söylüyor Öz. Tıbbi terimler kullanmadan, halkın anlayacağı bir şekilde konuşmayı, onlara nasıl sesleneceği ve televizyonculuk konusunda hemen her şeyi öğretmiş.
80 program Oprah ile birlikte yaptıktan sonra, 10 yıl önce Oprah'ın teklifi ile 'Dr. Öz Show' adı ile yine Oprah'ın desteği ve ortaklığıyla kendi programlarını yapmaya başlamış Mehmet Öz. O sayede başarılı olduğunu söylüyor. Kendisi de başkalarına bu konuda destek olduğunu anlatıyor. Türkiye'de tanınan hekim Halit Yerebakan ile çalıştıklarını anlatıyor. Kendisi daha önce Öz'ün asistanlığını da yapmış.
Babanız nasıl bir insandı?
"Babam inanılmaz bir liderdi." diyerek anlatmaya başlıyor Öz. Türkiye'nin İstikbal Harbi'nden yeni çıktığı o yıllarda, babasının fakir bir köyden çıkıp bursla Amerika'ya okumaya gelip, dünya üzerinde önemli bir rolü olacağını kimse tahmin edemezdi diye sözlerine devam ediyor. Amerika'da Türkiye'yi çok iyi temsil ettiğini ve sırf memleketini çok sevdiği için seneler sonra geri döndüğünü ifade ediyor. Ayrıca, hayatlarını kurtardığı binlerce Amerikalının, Türkleri severek yaşadığını da söylüyor.
Çocuklarınız ne iş yapıyorlar?
Daphne Nur Öz televizyoncu, Amerika'da başarılı bir sunucu ve şef. Kendi programı var.
Arabella Sezen Öz psikoloji öğrencisi ve film yıldızı. Yeni bir filmi çıktı.
Zoe Yasemin Öz, Harvard mezunu ve bir işletmede çalışıyor.
Mustafa Oliver Öz, Harvard'da 2. sınıf öğrencisi ve su topu takımında.
Türkiye'yi yurtdışında çok güzel temsil ediyorsunuz. Türkiye sizin için ne anlam ifade ediyor?
Türkiye, bütün dünyanın içinde rol oynaması gereken önemli bir ülke Öz'e göre. İftihar ettiğini söylüyor. Boğazı çok seviyor. Doğu ve Güneydoğu Anadolu'yu çok seviyor. Ve insanlarımızdan övgüyle bahsediyor. Lider olmamız gerektiğini ve tüm dünyanın iyiliği için, büyük ve önemli ülkeler arasında olmamızın şart olduğunu ifade ediyor bir kez daha.
Sevdiğiniz ve sevmediğiniz özellikleriniz nelerdir?
En sevdiği özelliğinin çok tutkulu bir insan olduğunu söylüyor. Babasının tabiriyle, ısırdı mı koparıyormuş. Sevmediği özelliği ise, çalışmaya daldığı zaman, etrafıyla ilgilenmemesi ve dünyada olup biteni takip edememesini söylüyor Öz.
KAYNAK: TRT Türk
1955 senesinde anne ve babası Amerika'ya göç etmiş ve bir süre sonra Türkiye'ye dönmüşler ancak o arada Mehmet Öz ve kardeşleri dünyaya gelmiş. Delaware'da dünyaya gelen Öz evde Türkler gibi fakat dışarıda Amerikalılar gibi büyüdüklerini ifade ediyor. Bu anlamda hayatının farklı geliştiğini, çünkü bir yandan Amerikan kültür ve düşünce tarzını benimseyip, bir yandan da Türkleri anlayarak yetişme şansı olmuş.
Lise çağlarında ne olmak istediğini düşünüp, babasından da etkilenerek o da doktor olmaya karar verdiğini anlatıyor. Amerika'da çalıştığı hastaneye getirdiği tamamlayıcı tıp kavramını, Türklerin hastalandıkları zaman uyguladıkları kocakarı tedavi yöntemlerinden etkilenerek kurduğunu anlatan Öz, hem Amerikan metodu hem de Türk metodunu birleştirerek ortada bir noktada buluşturduğunu söylüyor.
Herkesin güvendiği bir isim olmayı nasıl başardınız?
Gençliğinde televizyon sunucusu olacağını hiç düşünmemiş. Bu fikir eşinden çıkmış. O dönemler hekimlik yıllarında hastaların çoğunun kendilerine bakmadıklarını, bilinçsiz davrandıklarını ve insanların çoğunun çoğunlukla televizyondan öğrendiklerini uyguladıklarını fark etmiş.
TV programlarına ufak ufak başladığında görmüş ki, insanlar o ne dese onu konuşup yapıyor. Fakat çoğu doktor Amerika'da televizyonlara çıkmıyordu diye de ekliyor. O zamanlar ilk olarak Oprah Winfrey ile çalışmaya başlamış. Kendisinin çok dürüst ve Amerika'da herkesin güvendiği bir isim olduğundan bahsediyor. Onun sayesinde halkın güvenini kazandığını dile getiriyor.
Bir tanıdığı sayesinde Oprah ile tanıştığını ve kendisinin birlikte yaptıkları programlarda onu televizyon konusunda eğittiğini söylüyor Öz. Tıbbi terimler kullanmadan, halkın anlayacağı bir şekilde konuşmayı, onlara nasıl sesleneceği ve televizyonculuk konusunda hemen her şeyi öğretmiş.
80 program Oprah ile birlikte yaptıktan sonra, 10 yıl önce Oprah'ın teklifi ile 'Dr. Öz Show' adı ile yine Oprah'ın desteği ve ortaklığıyla kendi programlarını yapmaya başlamış Mehmet Öz. O sayede başarılı olduğunu söylüyor. Kendisi de başkalarına bu konuda destek olduğunu anlatıyor. Türkiye'de tanınan hekim Halit Yerebakan ile çalıştıklarını anlatıyor. Kendisi daha önce Öz'ün asistanlığını da yapmış.
Babanız nasıl bir insandı?
"Babam inanılmaz bir liderdi." diyerek anlatmaya başlıyor Öz. Türkiye'nin İstikbal Harbi'nden yeni çıktığı o yıllarda, babasının fakir bir köyden çıkıp bursla Amerika'ya okumaya gelip, dünya üzerinde önemli bir rolü olacağını kimse tahmin edemezdi diye sözlerine devam ediyor. Amerika'da Türkiye'yi çok iyi temsil ettiğini ve sırf memleketini çok sevdiği için seneler sonra geri döndüğünü ifade ediyor. Ayrıca, hayatlarını kurtardığı binlerce Amerikalının, Türkleri severek yaşadığını da söylüyor.
Çocuklarınız ne iş yapıyorlar?
Daphne Nur Öz televizyoncu, Amerika'da başarılı bir sunucu ve şef. Kendi programı var.
Arabella Sezen Öz psikoloji öğrencisi ve film yıldızı. Yeni bir filmi çıktı.
Zoe Yasemin Öz, Harvard mezunu ve bir işletmede çalışıyor.
Mustafa Oliver Öz, Harvard'da 2. sınıf öğrencisi ve su topu takımında.
Türkiye'yi yurtdışında çok güzel temsil ediyorsunuz. Türkiye sizin için ne anlam ifade ediyor?
Türkiye, bütün dünyanın içinde rol oynaması gereken önemli bir ülke Öz'e göre. İftihar ettiğini söylüyor. Boğazı çok seviyor. Doğu ve Güneydoğu Anadolu'yu çok seviyor. Ve insanlarımızdan övgüyle bahsediyor. Lider olmamız gerektiğini ve tüm dünyanın iyiliği için, büyük ve önemli ülkeler arasında olmamızın şart olduğunu ifade ediyor bir kez daha.
Sevdiğiniz ve sevmediğiniz özellikleriniz nelerdir?
En sevdiği özelliğinin çok tutkulu bir insan olduğunu söylüyor. Babasının tabiriyle, ısırdı mı koparıyormuş. Sevmediği özelliği ise, çalışmaya daldığı zaman, etrafıyla ilgilenmemesi ve dünyada olup biteni takip edememesini söylüyor Öz.
KAYNAK: TRT Türk
YORUMLAR