Otobüste Yer Vermedi, 381 Gün Süren Bir Boykotu Başlattı: ABD'de Irkçılığa Karşı Başkaldırının Simgesi Rosa Parks
Amerika Birleşik Devletleri’nde ırk ayrımcılığına karşı verilen uzun soluklu mücadele, 1 Aralık 1955 günü Montgomery kentinde sıradan bir otobüs yolculuğuyla yeni bir evreye girdi. Rosa Parks isimli Afro-Amerikan bir kadın, beyaz bir yolcuya yer vermeyi reddetti ve bu kararlı tutumu, modern sivil haklar hareketinin sembolü hâline geldi.

Amerika Birleşik Devletleri’nde ırk ayrımcılığına karşı verilen uzun soluklu mücadele, 1 Aralık 1955 günü Montgomery kentinde sıradan bir otobüs yolculuğuyla yeni bir evreye girdi. Rosa Parks isimli Afro-Amerikan bir kadın, beyaz bir yolcuya yer vermeyi reddetti ve bu kararlı tutumu, modern sivil haklar hareketinin sembolü hâline geldi.
Erken Yaşamı ve Eğitim Yılları
Rosa Louise McCauley, 4 Şubat 1913’te Alabama’nın Tuskegee kasabasında doğdu. Anne ve babasının ayrılmasından sonra Pine Level kasabasına taşındı. Çocuk yaşlarda ırk ayrımcılığı ile tanıştı. Eğitimini Montgomery Industrial School for Girls’de sürdürdü. Rosa Louise McCauley, genç yaşlardan itibaren adalet ve eşitlik arayışı ile ilgilendi.
1932 yılında Raymond Parks ile evlendi. Eşi, NAACP (Ulusal Zencilerin Gelişmesi İçin Kuruluş) içinde aktif olarak çalışıyordu. Rosa Parks da bu kuruluşta sekreter olarak görev aldı ve sivil haklar savunuculuğunda etkin bir rol üstlendi.
Tarihi Bir Gün: 1 Aralık 1955
Rosa Parks, iş çıkışı Montgomery otobüslerinden birine bindi. Otobüs dolduğunda, şoför kendisinden beyaz bir yolcuya yer vermesini istedi. Parks bu talebi sessiz bir şekilde reddetti. Bu ret üzerine Parks, polis tarafından tutuklandı. Bu olay, kentte büyük bir toplumsal tepki yarattı.
381 Gün Süren Boykot
Bu tutuklama üzerine Montgomery’de yaşayan Afro-Amerikan topluluk, toplu taşımayı boykot etme kararı aldı. 5 Aralık 1955’te başlayan boykot, 381 gün sürdü. Binlerce kişi otobüs kullanmaktan vazgeçti. 1956 yılında ABD Yüksek Mahkemesi, otobüslerdeki ırksal ayrım uygulamalarının anayasaya aykırı olduğuna hükmetti.
Boykot Sonrası Hayatı
Boykotun ardından Rosa Parks, ölüm tehditleri aldı ve işini kaybetti. Eşiyle birlikte Detroit’e taşındı. Burada uzun yıllar boyunca Kongre Üyesi John Conyers’ın ofisinde çalıştı. 1987 yılında Rosa and Raymond Parks Institute for Self Development adlı eğitim kuruluşunu kurdu.
1996 yılında Başkanlık Özgürlük Madalyası’na, 1999’da ise Kongre Altın Madalyası’na layık görüldü. 24 Ekim 2005’te 92 yaşında Detroit’te yaşamını yitirdi. Naaşı, ABD Kongre Binası’nda halkın ziyaretine açılan ilk kadın olarak tarihe geçti.
Bir Sessiz Direnişin Mirası
Rosa Parks’ın bir otobüs koltuğundaki kararlı duruşu, sadece bir protesto eylemi değil, insan hakları tarihine yön veren bir sembol hâline geldi. Sessizliğiyle güçlü, duruşuyla ilham verici bir figür olarak anıldı. Rosa Parks, hâlen dünya çapında eşitlik, adalet ve özgürlük mücadelesinin öncülerinden biri olarak kabul ediliyor.
YORUMLAR