NY Başkonsolosu Reyhan Özgür TASC TV'de
TASC TV'de Canan Arslan İle Gündem programına konuk olan New York Başkonsolosu Reyhan Özgür Amerika'da yaşayan Türklere salgın sürecinde yapılan yardımlarla ilgili soruları yanıtlıyor.
19 Kasım 2020 - 20:24
Vatandaşlarımızın yaşadığı hangi bölgelere hizmet veriyorsunuz?
Başkonsolosluğun görev alanının 4 bölgeyi içerdiğini belirten Özgür, bunları Delever, New Jersey, New York ve Pensilvanya olarak sıralıyor. Kendisinin de 44. New York Başkonsolosu olduğunu belirtiyor. Görev bölgesine kayıtlı 107 bin vatandaşımızın yaşadığını söylüyor Özgür. Ancak toplamda 250 bin vatandaşımız olduğunu tahmin ediyorlar. Özellikle Paterson ve Longisland bölgelerinde yoğun Türk vatandaşımız yaşadığını belirtiyor Özgür.
Ne tür hizmetler veriyorsunuz?
Konsolosluk hizmetleri verildiğini belirten Özgür, yıllık ortalama 30 bin işlem hacmine sahip olduklarını belirtiyor. 2019 yılında 45 bin e-mail ve postaya cevap verdiklerini de ekliyor. Ayrıca zorda kalan vatandaşlarımıza da yardım ettiklerini ifade ediyor. Ülkemizin onlar için yarattığı çözümleri vatandaşlara iletip, ABD'deki yerleşik sivil toplum kuruluşları ve yardımsever vatandaşlarla zorda kalan yurttaşlarımızın yardımına koştuklarını söylüyor.
Kültürel ve sosyal etkinliklerden bahseder misiniz?
New York'ta simge haline gelen Türk Evi'nin yeni binasının inşası 2017'de başladı. Pandemi nedeniyle o da biraz aksadı ve her şey yolunda giderse gelecek yıl hizmete açmak konsolosluğun hedefleri arasında. Bu sayede etkinliklerin çok daha rahat ve kapsamlı yapılabilir hale gelmesi hedefleniyor.
Pandemi sürecinde ne gibi önlemler alındı ve ikinci dalga için neler planlanıyor?
Maalesef New York salgını en yoğun geçiren bölge. New York Valisi'nin etkin çalışmaları sayesinde bulaş oranının bayağı aşağılara çekildiğini belirten Özgür, maalesef tüm dünya ile birlikte New York'ta da ikinci dalganın yaklaştığından söz ediyor. Bu bölgede tekrar okullar kapatılıyor ve restoranlarda kısıtlamaya gidildi. Amerika'da yaşayan tüm vatandaşlarımıza tedbirleri elden bırakmamayı tavsiye ediyor öncelikle.
Pandeminin en başından bu yana vatandaşlarla istişare halinde sivil toplum kuruluşlarıyla birçok faaliyette bulunduklarını ifade ediyor Özgür. TASC başta olmak üzere Türk restoranları ve hayırsever vatandaşlarımızın desteğiyle ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza ve çeşitli hastanelere gıda, barınma, tıbbi destek ve ilaç yardımlarında bulunduklarını anlatıyor.
Sosyal medyadan duyurular yaparak vatandaşlarımızın ücretsiz Covid-19 testi yaptırabilecekleri merkezleri ilan etmişler. Covid antikor testi faaliyetleri düzenlediklerini anlatan Özgür, bu etkinliğe sadece vatandaşlarımız değil bölgede yaşayan diğer etnik grupların da ilgi gösterdiğini anlatıyor. Sonuç olarak 50'den fazla kişiye antikor testi yapılmış.
Çeşitli sivil toplum kuruluşlarının desteğiyle gıda, sağlık malzemesi ve ilaç dağıtımı yapılmış. Covid-19 nedeniyle hayatını kaybeden vatandaşlarımızın Türkiye'ye nakillerinde de yardımda bulunulmuş. Pandeminin Ramazan ayına denk gelmesi nedeniyle o dönem ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza diyanet işlerinin desteğiyle yardımlar yapılmış.
Ayrıca Türk restoran işletmelerinin destekleri sayesinde polis ve itfaiye gibi kurumlara gıda yardımı yaparak Amerikan toplumunun da takdirini kazandıklarını anlatıyor Özgür. Yerel basın buna çokça yer vermiş. Ayrıca 15 bin adet maske hastanelere dağıtılmış.
Başkonsolosluk pandemi sürecinde acil telefon hatlarını 3 hatta çıkarmış. 5 bin telefona yanıt verilmiş. Uçuşlar askıya alınınca devletimizin ve THY'nin desteğiyle tahliye uçuşları düzenlendiğini anlatıyor Özgür. Bu sayede 1260 vatandaşımız ülkesine dönmüş.
23 vatandaşımızı koronadan kaybetmişiz ve şu an 59 vatandaşımızın da tedavisi sürmekteymiş. Bu vatandaşlara ilaç desteği sağlanmış. Gönüllü doktorlarımızın desteğiyle bu vatandaşlara telefon ile hizmet de veriliyormuş.
İkinci dalganın gelmesi durumunda seyreltilmiş randevu sistemine geri döneceklerini açıklıyor Özgür. Konsolosluğa gelinmesi gerekmeyen işlemler için posta yolunu kullanmalarını öneriyor vatandaşlara.
TASC TV'nin canlı yayınını izleyerek daha fazla bilgi alabilirsiniz.
KAYNAK: TASC - Turkish American National Steering Committee
Başkonsolosluğun görev alanının 4 bölgeyi içerdiğini belirten Özgür, bunları Delever, New Jersey, New York ve Pensilvanya olarak sıralıyor. Kendisinin de 44. New York Başkonsolosu olduğunu belirtiyor. Görev bölgesine kayıtlı 107 bin vatandaşımızın yaşadığını söylüyor Özgür. Ancak toplamda 250 bin vatandaşımız olduğunu tahmin ediyorlar. Özellikle Paterson ve Longisland bölgelerinde yoğun Türk vatandaşımız yaşadığını belirtiyor Özgür.
Ne tür hizmetler veriyorsunuz?
Konsolosluk hizmetleri verildiğini belirten Özgür, yıllık ortalama 30 bin işlem hacmine sahip olduklarını belirtiyor. 2019 yılında 45 bin e-mail ve postaya cevap verdiklerini de ekliyor. Ayrıca zorda kalan vatandaşlarımıza da yardım ettiklerini ifade ediyor. Ülkemizin onlar için yarattığı çözümleri vatandaşlara iletip, ABD'deki yerleşik sivil toplum kuruluşları ve yardımsever vatandaşlarla zorda kalan yurttaşlarımızın yardımına koştuklarını söylüyor.
Kültürel ve sosyal etkinliklerden bahseder misiniz?
New York'ta simge haline gelen Türk Evi'nin yeni binasının inşası 2017'de başladı. Pandemi nedeniyle o da biraz aksadı ve her şey yolunda giderse gelecek yıl hizmete açmak konsolosluğun hedefleri arasında. Bu sayede etkinliklerin çok daha rahat ve kapsamlı yapılabilir hale gelmesi hedefleniyor.
Pandemi sürecinde ne gibi önlemler alındı ve ikinci dalga için neler planlanıyor?
Maalesef New York salgını en yoğun geçiren bölge. New York Valisi'nin etkin çalışmaları sayesinde bulaş oranının bayağı aşağılara çekildiğini belirten Özgür, maalesef tüm dünya ile birlikte New York'ta da ikinci dalganın yaklaştığından söz ediyor. Bu bölgede tekrar okullar kapatılıyor ve restoranlarda kısıtlamaya gidildi. Amerika'da yaşayan tüm vatandaşlarımıza tedbirleri elden bırakmamayı tavsiye ediyor öncelikle.
Pandeminin en başından bu yana vatandaşlarla istişare halinde sivil toplum kuruluşlarıyla birçok faaliyette bulunduklarını ifade ediyor Özgür. TASC başta olmak üzere Türk restoranları ve hayırsever vatandaşlarımızın desteğiyle ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza ve çeşitli hastanelere gıda, barınma, tıbbi destek ve ilaç yardımlarında bulunduklarını anlatıyor.
Sosyal medyadan duyurular yaparak vatandaşlarımızın ücretsiz Covid-19 testi yaptırabilecekleri merkezleri ilan etmişler. Covid antikor testi faaliyetleri düzenlediklerini anlatan Özgür, bu etkinliğe sadece vatandaşlarımız değil bölgede yaşayan diğer etnik grupların da ilgi gösterdiğini anlatıyor. Sonuç olarak 50'den fazla kişiye antikor testi yapılmış.
Çeşitli sivil toplum kuruluşlarının desteğiyle gıda, sağlık malzemesi ve ilaç dağıtımı yapılmış. Covid-19 nedeniyle hayatını kaybeden vatandaşlarımızın Türkiye'ye nakillerinde de yardımda bulunulmuş. Pandeminin Ramazan ayına denk gelmesi nedeniyle o dönem ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza diyanet işlerinin desteğiyle yardımlar yapılmış.
Ayrıca Türk restoran işletmelerinin destekleri sayesinde polis ve itfaiye gibi kurumlara gıda yardımı yaparak Amerikan toplumunun da takdirini kazandıklarını anlatıyor Özgür. Yerel basın buna çokça yer vermiş. Ayrıca 15 bin adet maske hastanelere dağıtılmış.
Başkonsolosluk pandemi sürecinde acil telefon hatlarını 3 hatta çıkarmış. 5 bin telefona yanıt verilmiş. Uçuşlar askıya alınınca devletimizin ve THY'nin desteğiyle tahliye uçuşları düzenlendiğini anlatıyor Özgür. Bu sayede 1260 vatandaşımız ülkesine dönmüş.
23 vatandaşımızı koronadan kaybetmişiz ve şu an 59 vatandaşımızın da tedavisi sürmekteymiş. Bu vatandaşlara ilaç desteği sağlanmış. Gönüllü doktorlarımızın desteğiyle bu vatandaşlara telefon ile hizmet de veriliyormuş.
İkinci dalganın gelmesi durumunda seyreltilmiş randevu sistemine geri döneceklerini açıklıyor Özgür. Konsolosluğa gelinmesi gerekmeyen işlemler için posta yolunu kullanmalarını öneriyor vatandaşlara.
TASC TV'nin canlı yayınını izleyerek daha fazla bilgi alabilirsiniz.
KAYNAK: TASC - Turkish American National Steering Committee
YORUMLAR