Dünyanın en tuhaf sınırlarından biri: ABD-Kanada çizgisi günlük hayatı nasıl şekillendiriyor?
ABD ve Kanada arasındaki sınır sadece uzunluğu değil, içinden geçtiği yerleşimlerle de dikkat çekiyor. Bazı kasabalarda vatandaşlar günlük işlerini halletmek için iki ülke arasında mekik dokuyor.

Amerika Birleşik Devletleri ile Kanada arasındaki sınır, yaklaşık 9 bin kilometrelik uzunluğuyla dünyanın en uzun uluslararası kara sınırlarından biri. Ancak bu sınırı asıl ilginç kılan şey, geçtiği bölgelerde ortaya çıkan sıra dışı yaşam biçimleri.
Kanada’nın Windsor şehri, coğrafi olarak ABD’nin Detroit kentinin güneyinde yer alıyor. Bu durum, Windsor'u Amerika’ya ulaşmak için kuzeye gitmeniz gereken tek Kanada şehri yapıyor. Alışılagelmişin dışında bir yön duygusuna neden olan bu durum, bölgeyi harita tutkunları için cazip hale getiriyor.
Minnesota eyaletinde yer alan Angle Inlet ise kara bağlantısı bulunmayan bir Amerikan yerleşimi. Yerli halk günlük ihtiyaçlarını karşılamak için önce Kanada’ya, sonra tekrar ABD’ye giriş yapmak zorunda. Bu benzersiz coğrafi yapı, kasaba sakinlerini her gün uluslararası bir yolculuğa zorluyor.
Benzer bir durum Washington eyaletine bağlı Point Roberts kasabasında da yaşanıyor. Burada yaşayanlar, ana karadaki ABD topraklarına ulaşmak için Kanada’dan geçmek zorunda. Günde yaklaşık 40 kilometrelik bir yolculuk ve iki sınır kapısından geçiş, bölge halkı için sıradan bir rutin haline gelmiş durumda.
Sınırın başka bir ilginç kesiti ise Stanstead kasabasından geçiyor. Burada sınır çizgisi, adeta bir sokak ortasından geçiyor. Yolun bir tarafı Kanada’ya diğer tarafı Amerika’ya ait. Bazı evlerin ise sınır tam ortasından geçiyor; evin mutfağı Kanada’da, yatak odası ise ABD’de yer alabiliyor.
Tüm bu ilginçliklerin zirvesi ise Derby Line’da yaşanıyor. Bazı binaların tam sınırın üzerinde yer aldığı bu küçük kasabada, sabah Kanada’da uyanıp banyoya gittiğinizde Amerika topraklarında olabiliyorsunuz. Bu durum, günlük hayatın olağan bir parçası haline gelmiş.
ABD-Kanada sınırı, sadece iki ülkeyi ayırmakla kalmıyor; aynı zamanda uluslararası ilişkilerin insanların gündelik hayatlarına nasıl sirayet ettiğinin de sıra dışı bir örneğini sunuyor.
YORUMLAR