Diyarbakırlı Öğrencilerle Söyleşi

Medyascope kanalından Ferit Aslan, Diyarbakır Bahçeşehir Koleji Hevsel Fen ve Teknoloji Lisesi'nden, Amerika'daki Harvard ve Brown Üniversiteleri'ne tam burslu olarak kabul edilen, başarılı üç öğrenci ile söyleşi yaptı. Nehir Toklu, Dicle Ezgi Ekinci ve Seyit Metin Barut ve okul müdürleri Ali İhsan Taş ile gerçekleşen bu söyleşi; aynı yolu izlemek isteyen gençler ve ailelerine ilham olacaktır.

Kazandıklarını öğrendikleri an ne hissettiler?
Harvard Üniversitesi'ne tam bursla kabul edilen Dicle, öğrendiği anda çok şaşırdığını ve aşırı mutlu olduğunu ifade ediyor. Beş yıllık emeğinin sonucunu aldığını söylüyor.

Yine Harvard Üniversitesi'ne tam bursla kabul edilen Nehir de çok şaşırdığını ve arayıp herkese
haber verdiğini anlatıyor. Mutlu olduğunu söylüyor.

Brown Üniversitesi'ne tam bursla kabul edilen Seyit ise, donup kaldığını, çok heyecanlandığını ve çok sevindiğini söylüyor.

Müdür Ali Bey, beş sene boyunca geceli gündüzlü çalışan öğrencilerinin çok mütevazı olduklarını belirtiyor. Çok yorulduklarını ama kendilerini onurlandırdıklarını ve şereflendirdiklerini dile getiriyor.

Dicle'nin başarısının sırı neydi?
Dicle, bir başarıya odaklanıldığında, karşınıza çıkan engellerden ders çıkararak ilerlemek gerektiğini öğütlüyor. Hedefine odaklanıp, asla pes etmeden, çok çalışarak başardığını belirtiyor.

Pandemi olmasına rağmen, Nehir'in ailesi onu Amerika'ya gönderecek mi?
Kendisine her zaman son derece destek olan ailesinin de çok mutlu olduğunu ve gitmesine engel olmayacaklarını söylüyor. Zaten çok az kişi seçildiği için de eline geçen bu şansı değerlendireceğini, Amerika'ya gideceğini söylüyor.

Pandemi Seyit'in çalışma sürecini etkiledi mi?
Pandemi maalesef Seyit ve arkadaşlarının çalışma sürecini de olumsuz etkilemiş. Fakat onlar bu durumu avantaja çevirecek adımlar atmayı da bilmişler. Mesela New York Üniversitesi matematik yaz okulu programından ve Harvard, Standford ve MIT'nin yaz okullarından tam burslu kabul almış. Pandemi olmasaydı oralara gidip eğitim alabilecekken, online eğitimlere katılarak fırsatı değerlendirmeyi bilmiş.

Ali Bey'in beş yıldır çalıştığı grupta başka öğrenciler de var mıydı?
Üç yıl önce geldiği Diyarbakır Bahçeşehir Koleji'nde bu öğrencilerin 9. sınıfta olduğunu belirtiyor. O dönem aslında bu yola 23 öğrenciyle çıkan Müdür Ali Bey, 11. sınıf döneminde öğrencilerin kafasında ileriye dönük planlarının şekillenmeye başladığını belirtiyor. Mesela gerçekten yurtdışında okumak istiyorlar mı gibi. Bu süreçte Türkiye tercihi yapıp sadece YKS'ye hazırlanma kararı verenler de olmuş, her iki seçeneği bir arada devam ettirmeye çalışanlar da. Türkiye seçeneğini seçenlerden de önemli dereceler çıkaranlar olacağının altını çiziyor Ali Bey. Yani bu bir seçim.

İki öğrencisinin daha yurtdışından kabul aldığını belirten Ali Bey, onların da yakın zamanda
tanıtılacağını belirtiyor. Fakat; Dicle, Nehir ve Seyit'in sanatsal ve sporsal alanlarda da başarılı
olduğunu ve başarıyı getirenin de aslında bu olduğunu söylüyor.

Dicle Amerika'da okumaya gidecek mi, yoksa YKS sınavına da girecek mi?
Amerika konusunda ailesinin kendisini desteklediğini ama yine de YKS sınavına da gireceğini
söylüyor Dicle. Her ikisini bir arada götüren grupta olduğunu belirtiyor. Harvard'ın beş yıldır hayali olduğunu, hatta koleje girerken yapılan mülakatta, Harvard'da genetik okumak istediğini söylediğini anlatıyor..

Nehir'in Harvard hayali ne zaman başladı?
Liseye ilk girdiğinde yurtdışında okumak istediğine eminmiş, fakat Harvard hiçbir zaman aklında değilmiş. Alınacağına hiç emin olmadan büyük okul diye başvuru yapmış. Hala daha inanamadığını söylüyor.

Brown Üniversitesi, Seyit'in hayalleri arasında mıydı?
Çok uzun süredir Brown'ı araştırdığını söyleyen Seyit, okulun onu cezbeden özelliğinin, akademik ve sosyolojik anlamda üniversitenin her tarafında çeşitlilik temasının uygulaması olmuş. Mesela bilgisayar okurken, psikoloji dersleri de almanıza olanak tanınıyor. Çok da kucaklayıcı bir yapısı var, dünyanın her bölgesinden öğrenci çeşitliliğine sahip. Bu sebeple Seyit bu okulu çok istemiş.

Bu üç öğrencinin başarısı Diyarbakır'daki diğer öğrenci ve eğitmenleri nasıl etkileyecek?
Tüm Türkiye'deki öğrencilere bu işin mümkün olduğunu gösteren bu üç öğrencinin herkesin
ufuklarını açtığı kanısında Ali Bey. Türkiye'deki tüm öğrencilere örnek olduklarını belirtiyor.

Okul bu işte hiçbir danışmanlık hizmeti almadan, arka planda öğretmenlerden oluşturulan bir ekiple bu öğrencileri hazırlamış. Yeni öğrenci gruplarının da yolda olduğunu söylüyor.

KAYNAK: Medyascope